05.07.2016

Ramazan Bayramı Mesajı

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, "Bayrama barış, umut ve güven içinde ulaşan bizler, bugün umutsuzluğu gönüllerimizden söküp, bizden bayram neşesi bekleyenlere beklediklerini ikram etmeli, bayramın sevincini, neşesini dua, tekbir ve selamlarla önce kendi içimizde duymalı sonra da bayrama acıyla, gözyaşıyla ulaşabilmiş kardeşlerimize bunu en kalbi ve samimi duygularımızla hissettirmeliyiz" değerlendirmesinde bulundu.

Görmez, yayımladığı bayram mesajında, ülke, millet ve İslam alemi olarak rahmet, mağfiret ve arınma mevsimi ramazanın sonunda yeni bir bayrama daha kavuşmanın sevinç ve mutluluğunun yaşandığını belirtti.

"Bayramlar, bizleri istikbale taşıyan ve tarih sahnesinde biz Müslümanlara süreklilik kazandıran en müstesna zaman dilimleridir. İman kardeşliğinin tezahür sahneleri bayramlar, Müslüman kalma şuurumuzu sürekli diri tutan şeâir-i diniyyedendir." ifadesini kullanan Görmez, bayramların zamanı başka zaman, cihanı başka cihan eyleyen, mahzun gönüllere sevinç ve müjde tattıran, coşku ve barış rüzgarlarının dalga dalga yayıldığı ulvi zaman dilimleri olduğunu ifade etti.

Görmez, bu coşkunun bayram sabahı bayram namazı ile tekbirlerle gürleşip, gönülden gönüle, evlerden evlere taşındığını, sokaklara ve meydanlara taştığını, müminlerin yüzünde ve sesinde hayat bulduğunu belirterek, bayramların her yıl gelip geçen sıradan bir tatil günü değil insani ve İslami güzelliklerin birlikte yaşandığı, birlik, beraberlik, sevgi ve saygının en güzel örneklerinin sergilendiği, toplumun bütün kesimlerinin birbiriyle kaynaştığı paylaşma ve dayanışma günleri olduğunu vurguladı.

"Bayramlar mutluluğun, sevincin, muştunun hakkını verme günleridir. Ancak bugün üzülerek görüyoruz ki birçok İslam beldesinde Rabbin yüce katında bayramı hak ettiği halde, savaş, şiddet ve terör gölgesinde bayramını bayram gibi yaşayamayan kardeşlerimiz var" değerlendirmesinde bulunan Görmez, şöyle devam etti:

"BAYRAMI KENDİ ADIMIZA DEĞİL İNSANLIK ADINA YAŞAYALIM"

Görmez, bayramlarda evlerden evlere taşınan armağanları, gönüllerden gönüllere taşımanın önemine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Hayatın çilesini birlikte omuzladığımız eşlerimizi sevindirelim. Özellikle varlık sebebimiz olan anne ve babalarımızı unutmayalım ve onların hayır dualarını alalım. Evlerimizin canlı bayramları olan çocuklarımızı, kuşatıcı bir sevgi ve kardeşliği yaşadığımız bu ibadetin coşkusu ile tanıştıralım. Bize sığınan kırık kalpleri onaralım, gönlümüzün kapılarını Allah'ın biçare misafirlerine açalım. Bayramın manevi atmosferinde mültecileri, yetimleri, yaşlıları ve engellilerin gönüllerini imar etme, huzurevlerinde kalanları, öğrencileri, toplumumuzun yetimleri sokak çocuklarımızı, yoksulları, onuruyla, izzetiyle yaşayan ihtiyaç sahiplerini, vatanımızın uğrunda canını feda eden aziz şehitlerimizin emaneti olan eşlerini ve yavrularını, terörden dolayı evlerini, yurtlarını, işlerini terk etmek zorunda kalan, maddi ve manevi anlamda zarara uğrayan tüm kardeşlerimizi hatırlayalım.

Yaralı gönülleri, bitap düşmüş yürekleri, yara alan kardeşliklerimizi onaralım. Yüreklerin en ağır yükü olan küskünlüklere son verelim. Bayram yapamayanlara bayram yaptıralım. Ve şunu asla unutmayalım, insanlığın ümidiyiz biz. Bayramı kendi adımıza değil insanlık adına yaşayalım. Bayramımız yeni bayramlar doğursun. Sevincimiz yeni sevinçlerin toprağı olsun. Huzurumuz nice huzursuzlukların çaresi, mutluluğumuz tüm insanlık ailesinin acılarına teselliler sunsun. Bayramınız mübarek olsun."

Mesajının sonunda İslam aleminin Ramazan Bayramı'nı tebrik eden Görmez, terör eylemlerinde hayatını kaybedenlere rahmet, yakınlarına da başsağlığı diledi.

Görmez, bayramın Türkiye'de güven ve huzur ortamının kalıcı hale gelmesine, son yıllarda bayramlara hep buruk giren İslam dünyasında barışın yeniden tesis edilmesine, insanlığın barış, huzur ve adaletine vesile olmasını niyaz etti.